12 Mart 2010 Cuma

VERGİ DENETİMİNDE ETKİNLİK

Yazan: Mustafa Kocameşe

Vergi Denetiminde Etkinlik Sorunu

Maliye Bakanlığı'nın verilerine göre 2004 yılı sonu itibariyle faal gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin toplam sayısı 2.406.661’dir. Yapılan incelemelerin sayısı ise aynı dönem için 153.881’dir. Bu rakamlara göre incelenen mükelleflerin oranının %7’ye ulaştığı görülmektedir. Bir önceki dönemde ise bu oran %3 civarındadır.

Vergi denetiminde etkinliğin sağlanamamasının sebeplerinden bazıları şu şekilde belirtilebilir:
- Vergi denetim elemanlarının sayıca yetersiz olması: Denetim birimlerinde çalışan denetmenlerin nitelikleri yanında sayılarının da yeterli düzeyde olması vergi denetimlerinin beklenen amaçlara ulaşabilmesi açısından gereklidir.[1] Toplam mükelleflerin her yıl ortalama % 2-3 ‘ü incelenebilmektedir. İnceleme oranlarının bu şekilde olması vergi denetimlerinden beklenen etkinliğin sağlanmasını güçleştirmektedir.
- Performans değerlemesi yapılmaması: Periyodik dönemler itibariyle faaliyet sonuçları ve hedeflerin kamuoyu ile paylaşılmaması ve vergi inceleme elemanlarına performansa dayalı ödül-ceza sisteminin uygulanmayışı vergi denetiminde etkinliği ve verimliliği olumsuz etkilemektedir.[2]
- Vergi denetimlerini hızlandırıcı olanaklardan yeterince yararlanılmaması:
Ülkemizde yapılan vergi denetimlerinde; yapılan denetimlerin kısa sürede, etkin ve verimli bir şekilde sonuçlandırılmasını sağlayacak olanakların kullanıldığını söylemek güçtür. Yapılan incelemelerde incelenecek mükelleflerin seçimi genelde klasik yöntemlerle yapılmaktadır.[3] Vergi denetiminde daha etkili ve verimli olabilmek için çağdaş denetim teknikleri kullanılmalıdır. Ayrıca incelenecek mükelleflerin ve konuların seçilmesinde daha isabetli kararlara varabilmek için istatistiksel yöntemlerden ve analizlerden yararlanılmalıdır.
- Planlama koordinasyon ve işbölümü eksikliği: Ülkemizde vergi denetimleri denetim birimlerinin hazırladıkları yıllık planlara göre yapılmaktadır. Ancak bütün denetim kuruluşlarını kapsayan ülke çapında bir planlamaya gidilmediğinden koordinasyon sağlanamamakta ve denetimde etkin olunamamaktadır.[4]
- İncelenecek mükellef seçimi: Ülkemizde incelenecek mükelleflerin seçimi teknik ve ekonomik bazı ölçütlerin ağırlık taşıdığı sistematik ve mekanik bir işlem tarzından çok inceleme elemanlarının takdir ve değerlendirmelerine dayalı olarak yürütülmektedir. Halbuki gelişmiş ülkelerde incelenecek mükelleflerin seçimi için çeşitli yöntemlerden yararlanılmakta ve bilgi işlem teknolojisi azami ölçüde kullanılmaktadır. Bilgi işlem teknolojisi bütün beyannamelerin elektronik olarak revizyonunu mümkün kılmaktadır. Örneğin IRS ( Internal Revenue Service) hata ihtimali yüksek beyannameleri tespit eden özel bilgisayar programları kullanmaktadır.[5]

Toplumsal, ekonomik ve denetimle ilgili diğer hususlar veri kabul edildiğinde (inceleme elemanı sayısı v.b.) vergi denetiminde etkinliğin artması aşağıdaki unsurlara bağlı olacaktır:
- İncelenecek beyanların seçimindeki başarı oranı,
- İncelemeye alınan beyanlarda derinlemesine incelenecek hususların doğru bir şekilde tespit edilebilmesi,
- İnceleme elemanlarının zamanlarının etkin ve verimli bir şekilde kullanabilmeleri.
Bugün itibariyle gelişmiş ekonomilerde yapılan çalışmalar bu unsurlar üzerinde yoğunlaşmaktadır.[6]

Gelişmiş Ülkelerdeki Vergi Denetim Uygulamaları:

Bu gün itibariyle Amerika Birleşik Devletleri Vergi İdaresi IRS’in etkinliği herkes tarafından kabul edilmektedir. Bu sonucun elde edilmesinde toplumdaki kuralara uyma bilinci yanında kuraldışı hareketlerin ortaya çıkartılması ve cezasız bırakılmaması vardır.[7]
Amerika birleşik Devletleri’nde uygulanan vergi incelemelerinin en çarpıcı özelliği incelemelerin caydırıcılığının çok sayıda mükellef incelenerek yani genel inceleme oranını yüksek tutarak değil, incelenmesi gerektiği başarılı bir yöntemle tesbit edilen az sayıda mükellef incelenerek sağlanmasıdır. İnceleme oranı %1,34 gibi düşük bir düzeydedir ve vergi kaçırma oranı da yine düşük ve %3’tür. Bu düşük inceleme oranlarına rağmen vergi kaçırma oranı oldukça azdır. Vergi kaçırma ve denetleme oranlarının bu kadar düşük olmasına rağmen incelenen her yüz mükelleften 75’ine ceza salınmaktadır. Bu da bize incelenen %1,34’lük mükellef kitlesinin seçiminde ne kadar isabetli davranıldığını göstermektedir.[8]
Amerika birleşik Devletleri’nde vergi incelemelerinin önemli bir yönü de sektörler arası uzmanlaşmaya gidilmesidir. Sektörler arası uzmanlaşmanın hedefi özel piyasa kesimleri için yüksek derecede eğitimli inceleme elemanlarının yetiştirilmesidir. Böylece vergi incelemelerinde etkinlik ve mükelleflerin vergi uygulamalarını uyumu arttırılmış bulunmaktadır. İnceleme elemanları; mükelleflerin faaliyette bulunduğu gruplar, iş çeşidi veya teknik konuların muhtevasına göre belirli alanlarda uzmanlaşarak incelemelerini daha etkin bir şekilde yürütebilir hale gelmişlerdir.[9]Almanya’da ise incelenecek mükelleflerin seçilmesinde ön inceleme sonuçları ve istihbarat bilgileri kullanılmaktadır. Ayrıca işletmeler ciroları ve beyan ettikleri matrahlara göre beş sınıfa ayrılmıştır. Bu sınıflandırma da mükellef seçiminde önemlidir. Büyük işletmeler ve holdinglerin bütün dönemleri incelenmektedir. Küçük ve orta ölçekli işletmelerden hangilerinin inceleneceği ise ön revizyon sonucunda belirlenmektedir. Almanya’da temel inceleme stratejisi toplam vergi matrahı içerisindeki payı düşük olan çok sayıda mükellefi incelemek yerine, toplam vergi matrahının daha büyük bir bölümünü beyan eden az sayıda mükellefi incelemek esasına dayanmaktadır.[10]

Kaynaklar:
[1] TOPÇU H. İbrahim, Vergi Denetimi Beyan Dışı Ekonomi İlişkisi; İstanbul Örneği, M.Ü.S.B.E. Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, s.53
[2] TOPÇU H. İbrahim, Vergi Denetimi Beyan Dışı Ekonomi İlişkisi; İstanbul Örneği, M.Ü.S.B.E. Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, s.56
[3] TOPÇU H. İbrahim, Vergi Denetimi Beyan Dışı Ekonomi İlişkisi; İstanbul Örneği, M.Ü.S.B.E. Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, s.56
[4] ASLANOĞLU Suphi, Günümüz Vergi Anlayışında Denetimin Etkinliğini Sağlayan Bir Yöntem: Vergi Denetiminde Mali Analiz Tekniklerinin Kullanılması, M.Ü. SBE. Doktora Tezi, İstanbul, 2002, s.77
[5] YARAŞLI Osman, Türkiye’de Vergi Reformu, Maliye Bakanlığı Araştırma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı Yayınları Yayın no: 2005/367 , Ankara 2005, s. 254
[6] YALÇIN Hasan, Olasılık Tahminleri Üzerinde İleri Sürülen Benford Kanunu’nun Vergi Denetiminde Kullanımının İrdelenmesi, Bilim Raporu, H.U.K. 2000, s. 3
[7] YALÇIN Hasan, Olasılık Tahminleri Üzerinde İleri Sürülen Benford Kanunu’nun Vergi Denetiminde Kullanımının İrdelenmesi, Bilim Raporu, H.U.K. 2000, s.27
[8] YARAŞLI Osman, Türkiye’de Vergi Reformu, Maliye Bakanlığı Araştırma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı Yayınları Yayın no: 2005/367 , Ankara 2005, s. 254
[9] GÜL Zeynel Murat, Vergi İncelemelerinde Uzmanlaşmaya Gidilmesinde Amerika Birleşik Devletleri Örneği, Vergi Sorunları Dergisi Sayı 170, Kasım 2002, s.61-66
[10] YARAŞLI Osman, Türkiye’de Vergi Reformu, Maliye Bakanlığı Araştırma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı Yayınları Yayın no: 2005/367 , Ankara 2005, s. 255

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder